Aydınlatmada git gide kullanımı yaygınlaşan led teknolojisini mercek altına alıyoruz.
Bu haberde led ile ilgili her şeyi bulacaksınız.
Bir aralar, daha doğrusu kısa süre öncesine kadar müthiş bir reklam algısı ile tasarruflu ampüller bizlere dayatıldı.
Hemen herkes evde iş yerinde bu ampullerle doldurdu her yeri.
Aslında yeni imiş gibi sunulan tasarruflu ampul teknolojisi bildiğimiz fluresan lambanın şekil değiştirmiş hali idi. Yani içeriğindeki gaz ile aydınlatan teknoloji.
Daha sonra led teknolojisi aydınlatmada daha geniş yer bulmaya başladı.
Fiyatları yıllarca çok yüksek seyretti bundan dolayı insanlar pek almadılar ama 25 yıllık ömürleri, açma kapama ömürlerinin tasarruflu ampullere göre çok daha fazla oluşu, dolayısı ile çok daha uzun süreler dayanmaları dikkat çekici idi.
Sonraları, daha doğrusu son bir kaç yıldır 70-80 TL civarı satılan led ampuller 5-10 TL civarına indi ve şimdi de herkes evlerini, işyerlerini led aydınlatıcılar ile dolduruyor. Çok da iyi yapıyorlar.
Çünkü led ışık teknolojisi hem uygun fiyatlı (1-2 yıldır), hem enerji tüketimi açısından ekonomik, hem de çok daha uzun süreler dayanıyor.
Ampul ömürlerinde iki faktör var; biri dayanma süresi diğeri açma kapama ömrü.
Tasarruflu ampullar 5 sene civarı gibi etiketlerle başlarda satıldılar ama açma kapama ömürleri fazla olmadığından çok daha kısa sürede çalışamaz hale geldikleri görülünce bu etiketleri görmez olduk.
Ayrıca içeriğindeki civa insan sağlığı açısından oldukça tehlikeli ve eğer kapalı bir ortamda tasarruflu ampul kırılır ise ortamın maskeli birileri tarafından temizlenmesi ve saatlerce havalandırılması gerekiyor.
Led teknolojisi ise her açıdan temiz ve güvenli.
Peki nedir led ve nerden çıkmıştır?
LED ("Light Emitting Diode", Işık Yayan Diyot), yarı-iletken, diyot temelli, ışık yayan bir elektronik devre elemanıdır.
1920'lerde Rusya'da icat edildi ve 1962 yılında Amerika'da pratik olarak uygulanabilen elektronik bir bileşen haline getirildi.
Oleg Vladimirovich Losev adlı bir radyo teknisyeni radyo alıcılarında kullanılan diyotların ışık yaydığını fark etti ve 1927 yılında bir Rus gazetesinde LED hakkında buluşlarını yayımladı.
Başlangıçta yalnızca zayıf kuvvetli kırmızı ışık verebiliyorlardı ama çağdaş ledler görünür ışık, morötesi, kızılötesi gibi çeşitli dalga boylarında, yüksek parlaklıkta ışık verebiliyor.
LED, çeşitli alanlarda uygulanabilmektedir.
Ledler yarı iletken malzemelerdir.
Ana maddeleri silikondur.
Üzerinden akım geçtiğinde foton açığa çıkararak ışık verirler.
Farklı açılarda ışık verecek şekilde üretilmektedirler.
Ledlerin gerilim-akım grafikleri üsteldir. Uygun çalışma noktasındayken ledin üzerindeki küçük bir gerilim değişimi büyük bir akım değişimine neden olur. Yüksek akım nedeniyle bozulmaması için ledlere seri bir akım sınırlama direnci bağlanır. Böylece hassas olmayan gerilim aralıklarında ledin bozulması engellenir.
Ledler tıpkı bir Zener diyot gibi üzerinde sabit bir gerilim düşürür.
Ledlerde mavi ışığın kullanılabilmesi ile RGB (Kırmızı Yeşil Mavi) aydınlatma mümkün olmuş ve birçok sektörde uygulama alanı bulmuştur.
Özellikle Aydınlatma, sinyalizasyon ve mimari aydınlatma alanlarında diğer ışık kaynaklarının yerini hızla almaya başlamışlardır.
Ayrıca ömürleri oldukça uzun olan bu diyotlar diğer ampuller gibi flaman taşımadıklarından dolayı hemen her koşulda sorunsuz kullanılabilirler.
Bugün ulaşılan aydınlatma değerleri beyaz renk için 140 Lümen/Watt gibi oldukça yüksek bir değerle floresant lambaları geçmiş bulunmaktadır.
Bazı prototiplerde 180 lümen/watt oranına ulaşılmıştır.
Bu özelliklerinden yararlanılarak elektronik cihazlarda tuş olarak da kullanılmaktadırlar.
Makineler, TV ve monitörlerde de kullanılmaktadır.
Şu an piyasadaki en kaliteli ekranlar bünyesinde led teknolojisini barındırmaktadır.
Ne dersiniz tüm lambaları led ile değiştirmenin vakti gelmedi mi?